Kısa dalga yayın

9.11.2008

Cep telefonunu mu bıraksam acaba?

Cep telefonunu senelerdir kullanmama rağmen bir türlü alışamadım. Öyle insanlar tanıyorum ki gıptayla baktığım cep telefonu elinden düşmez, iş yaparken bile ileti yazar, bir telefon elinde bir telefon da cebinde...

Küçüğü, büyüğü önemli değil. Yanımda bir ağırlık olduğunu hissediyorum, yanımda bulunduğunda huzursuzluk veriyor bu da bir tarafa lazım olduğunda hep bir aksilik çıkıyor. Evden, işten lazım olur ararlar, şebeke çekmez, şarjı bitmiştir, kıpraşımını hissetmem ya da sesini duymam. Duyamam çünkü alışamadım. Aranmak için değil de aramak için taşıyorum yanımda. İşte veya evde atarım durur bir kenarda ya da bir çekmece. Çaldığını duyduğumda hep bir yangın alarmı paniğiyle açıyorum sanki karşımdaki tutuşmuş da açamazsam kül olup gidecek.

Yakınımda olmadığı zaman da ayrı bir huzursuzluk veriyor: Anneme, babama ya da yavrukurta bir şey olur da ulaşamazsalar diye. Garip bir huyum vardır benim; elimde, cebimde bir fazlalıkla, ağırlıkla dolaştım mı kendimi prangaya vurulmuş gibi hissederim sırf bu sebeple paketinden kurtulmak için sigarayı bırakmayı bile denedim.(Başaramadım o ayrı mesele) Elim ayağım bir cep telefonuna, iki sigara paketine prangalı devam ediyorum şimdi yaşamaya. Böyle epey gidecek gibi görünüyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!

Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.