Kısa dalga yayın

24.05.2010

Sahipsiz dizeler

0 yorum
kalbimin parmaklıkları arasından
akıp gidiyor, esaretten kezzaba dönmüş sevdan
avuçlarımı delip süzülüyor damla damla
damla damla değil hatta gözyaşlarım
melankolik bir felaket
helak etmiş gözlerimi
ruhum bitik
sebebim yitik...

19.05.2010

Hayırlı iş peşinde...

0 yorum
Bir zaman önce Trakya cenahından yapılan Doğu açılımının ardından  :) hayırlı iş koşturmacası tam gaz devam ediyor.
Memleket aşırı kız almak çok yorucu bir süreçmiş, bir daha büyük laf edersem ne olayım.
Kız tarafındaki üzücü vefat haberinden dolayı yapmadığımız nişan işini çeyiz alma ile birleştirip "kombin" bir eylem gerçekleştirmiş olduk. Bu kadar sürede bu şartlarla ancak bu kadar oluyor...
Mobilyacıların satış esnasında dile getirdikleri taahhüt söylemlerinin teslimat aşamasındaki tutarsızlığı sonucu, süren 10 günlük çetin bir telefon görüşmesi ve inat  mücadelesinin sonucunda evi de dizmiş olduk.
Eve alınan eşya ve mobilyaların teslimat sürecinde bir çok deneyim yaşamış olduk. Satıcılara sorduğum "eksik var mı, bu güne teslim edebilir misiniz?" gibi sorulara doğru cevap vermek yerine geçiştirmeye çalışmayı anlayamıyorum. Ulen odun doğru cevap ver, ne sen mahcup ol ne de ben sıkıntı yaşayayım.
Gerçekten ilginç bir esnaflık anlayışı var bu memlekette: Yemin billah ederek istediğimiz güne teslimat garantisi veren adamların teslimatları 10-15 gün sarkarken; abi, şu zamandan önce teslimat yapamayız diyen adamlar ertesi gün malzemeleri siz evde yokken kapınıza bırakabiliyor veya komşunuzun burnuna dayayabiliyor.
Neyse bu vesile ile memleket kurtarma işimiz de bir süre sekteye uğramış oluyor. Önce yakamı şu evlilik, düğün koşturmacasından bir kurtarayım ondan sonra memleket kurtarmaya tam gaz devam...
Esenlikler dilerim...

4.05.2010

Ulan gerizakalılar her doğulu terörist değildir

0 yorum
Samsun'da yaşadığım süre içerisinde lahmacun manyağı arkadaşların vesilesiyle bir iki kez gitmişliğim vardır Diyarbakır sofrasına. Haberlerde Samsundaki sahibi Diyarbakırlı işletmelere yapılan saldırı girişimi tüylerimi ürpertti açıkçası. Tv haberlerinden gördüğüm kadarıyla bir grup liseli de bu olaylarda yer almıştır.

İşte bu tür davranışlar, provokasyonun net belirtileridir. Anlaşılan, bu dönemde şehitlerimize karşı gösterilen hassasiyeti, adi ve soysuz emellerine alet edip milletin huzurunu kaçıranlar var. Bu tür gerizekalı ve cahilce tavırları milliyetçilik, vatanseverlik, ulusalcılıkla bağdaştırmak da en alçakça tutumdur bu açıkça bir cehaletin kötü emellere alet edilmesinin tezahürüdür. Emniyet güçlerine düşen görev, bu grupları tahrik edenleri ortaya çıkarmaktır.

Şu açıktır ki; 30 yıllık terörle mücadele sürecinde Türk milleti bir Kürt travmasına sokulmuştur ve bu ülkenin insanları arasındaki kardeşlik bağı yoğun bakıma sokulmuştur. Özellikle 80 darbesi sonrası yasakçı zihniyet yani özellikle ülkemiz liberalizm rüzgarının demokrat, askere posta koyan(?) baş mimarı Turgut ÖZAL zamanı ortaya konan politikalar Kürtleri bu devlete iyice düşman etmiştir. Bölücü terörün taban tutmasına zemin oluşturulmuştur.

Bir kere beyinlere iyice kazınmalı: Her doğulu Kürt değildir, her Kürt de terörist değildir. Basına ve kamu gücüne düşen halk nezdinde bölücü terörle Kürtlüğün bağdaştırıldığı odakların ortadan kaldırılması ve toplumsal hafızada yer etmiş bu sanlamsız bağın koparılmasıdır.