Başbakan ve şürekası, referanduma sunulacak olan anayasa değişikliği konusunda propaganda için darbeleri ele almış. Güya bu referanduma "evet" dendiği takdirde 12 Eylül darbesiyle hesaplaşılacakmış, Türkiye'de bir daha darbe olmayacakmış. Kimse bir daha 28 şubata, 27 nisana teşebbüs edemeycekmiş...
Artık bunun taahhüdünü kim nasıl vermişse cevabını bulamadım.
Bu referanduma "evet" dendiği takdirde kimse darbeye yapmaya yeltenemeyecekmiş, korkacakmış çünkü yargılanabileceklermiş... Ba ba ba... Sanki şimdi silahlı kuvvetlerdeki generallarin onda biri (artık ne kadar üst subay var bir allah bir de yandaş basın bilir) hükümeti devirmek için terör örgütü kurmak suçu iddiasıyla yargılanmıyor(?)
Soruyorsun; e peki 28 şubatçılar, 27 nisancılar ne olacak diye? Ses seda yok. Başbakan ve siyasi şürekası bir yana vatandaş içindeki destekçileri de bu soru karşısında tık nefes! Çünkü tek bildikleri Başbakan ve şürekasının söylediklerini tekrarlamaktan ibaret.
Terör belasını başımıza musallat eden, diyarbakır cezaevinde temellerinin atılmasına vesile olan sanki 80 darbecileri değil.
Kürtçe ve başka dil ve lehçeleri yasaklayan sanki 80 darbesi değil ve senelerce bunun böyle kalmasına vesile olan sanki şimdiki iktidarın, sürekli sancaktarlığını yaptığı darbe çocuğu Özal değil...
Başbakan şimdi çıkmış; kürsüden 80 darbesinin mağdurları için timsah gözyaşları döküyor. Peki o zamanlar sağdan soldan, bu vatanın evlatları hatta öz kardeşler birbirlerini kırarken, kurşunlarken sizin sırtınızdaki, siyasal islamcı, dinci gömlekli tayfa ne yapmaktaydı acaba? Üzerlerine düşeni yaparak pusuya sinmiş sessizce kendilerine görev verilecek gün için şafak saymakta değiller miydi?
Başbakan doğru söylüyor; Anayasa değişiklik paketi AKP projesi değil
Bizzat BM ve CIA nın projesi.Bu durumu devlet projesi, millet projesi diye yutturamazsınız.
Bu durumu ancak;
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına değil, "senin vatandaşına" yutturursun,
Türkiye Cumhuriyeti milletvekillerine değil senin "senin milletvekiline" yutturursun,
Türkiye Cumhuriyeti Bakanına değil, "senin Bakanına" yutturursun.
Yetmez ama "Evet" miş.
Adım adım arkası gelirmiş. AKP, suyu dümenine akarken demokrasi, hukuk havarisi kesilir, AB standartları diye feveran eder ama iş uygulamaya gelince bu laflar rafa çıkar (
Bknz Venedik Komisyonu Kararı için).Tıpta bir hastalık için bazı haplar kullanılır ve o hastalık için tedaviyi hapta bulunan asıl etken madde sağlar fakat o hapın içerdiği diğer maddeler bazı bünyelere öyle yan etkiler yapar ki şifa bulayım derken tedavi edilen kişi daha ölümcül bir hastalıkla başbaşa kalır. İşte bu değişiklik paketi de yanlış teşhisten kaynaklanan, bu devlet
için onarılamaz yan etkilere sebep olacak maddeler içeriyor.
Referandumda bu memleket için bir "HAYIR" yapın.