Kısa dalga yayın

3.01.2009

Türk kültüründe küpe takmak

Günümüzde, tarihimizde  erkek kısmısının küpe takması konusunda en büyük tartışma Selim Şah'ın (I.Selim) bazı portlerinde yer alan sol kulağındaki küpeyle alakalı.
Yok taktıydı takmadıydı falan fişmekan kabilinden tartışmalarla Selim'in cinsel tercihine yönelik aşağılık iddialarda bulunuluyor. Bir rivayete göre Mısır seferinde , bazı paşaların maiyetindekilere çeşitli renklerde küpeler takarak halk içinde küpe takanlara paşaların işleri açısından kolaylık sağlanması veya maiyetteki şahsiyetlere imtiyaz tanınması konusundaki bir uygulamayı görüp kendisi de Allah'ın kölesi olduğunun vurgusunu görsel olarak yansıtması açısından böyle bir tercihte bulunmuş.

Türkler'de küpe kullanılmasına ilişkin ispatlı, ispatsız çeşitli söylentiler de mevcut, şu bağlantıdan görülebilir.

Asıl önemli bulgu, Kıpçaklar'da baş gösteriyor şöyle ki:
Kıpçak töresinde bilgece kanunlar koyulmuş. Ülke, evladı için yaşardı. Onların için kaygının en büyüğü gösterilirdi. Daha sonrasında atasına sahip çıkabilmesi için çocuğu koruyabildiği en üst düzeyde koruyup dirayetli tutmaya çalışırdı.
Ailede küçük oğul baba evinde kalıp atasına, anasına yardım eder büyük oğul ise genelde orduda hizmet ederdi.

Herhangi bir sebeple ailede bir oğul olursa delikanlının kulağına bir küpe takılırdı. Askerde komutan küpeli askeri görünce onu tehlikeli görevlere vermezdi çünkü Türk töresi ona bu yetkiyi vermezdi. Soyu içerisinde sonuncu erkek olan kişi ise kulağında iki küpe taşırdı. Türk töresi, soyunu sürdürebilmesi için onu bilhassa korurdu.
Orduda herkesin hizmet etmesini zorunlu kılan zamanlarda erkekler için askerlik mecburi ve şerefli bir hizmetti ve askerliğini yapmamış erkeğe kız bile verilmezdi. Kız vermeyi bırakın, kızlar askerlik yapmamış erkeği var bile saymazlardı. Küpe, böylesine sert ve kesin törenin hüküm sürdüğü Türk topraklarında bir ailenin neslini sürdürebilme imkanını koruması açısından cengaverler için sadece toplumsal bir nişan görevi görmüştür.

Kaynak: Türklerin ve Bozkırın Eski Tarihi, Murad Adji, Çev. Fahri Unan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!

Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.