Kısa dalga yayın

26.12.2008

Ne baskıymış bee!

Baskı yapacak mahalle mi kaldı allahisen?
Tutturmuşlar bir mahalle baskısı, bastıran kendi tarafına çekip duruyor. Yok mahalle baskısı vardı, hayır yoktu! Ağırlıklı olarak iktidardaki dinci tayfanın sergilediği dile getiriliyor.
Arkadaş; bir toplumda gruplaşma, cemaatleşme varsa elbetteki grubun dışında kalan karşı tarafa doğru da bir baskı olacaktır. Bu bir aileden tutun da mahalleye oradan şehire oradan siyasete ordan da ülke sathına yayılan bir zıkkımdır işte.Mardin, dünyada böyle bir kavram yok demiş. Aman ne iyi, öne geçmiş olduk sosyoloji literatürü bakımından. Argoda bir tabir vardır: Basana basarlar. Bir zaman iktidar senden yanaydı sen bastın şimdi iktidar ondan yana elbette ki o basacak, çünkü içinde kuyruk acısı var, hıncı var.(O erdemi gösterebilseler de hınçlarının, aşağılık duygularının esiri olmasalar. Neeerde?)

Aşırı dincisinden, aşırı laikine her grupta bu lanet baskı karşı tarafa doğru baş gösteriyor işte. Ne evirip çeviriyorsunuz?
Çözüm mü? Elbette ki hoşgörü. Sen hoşgörülü olur da nüfuzun ölçüsünde dışarıda kalanlara baskı uygulamazsan gün olup da senin dışında kalanlar iktidara geldiklerinde ya da çoğunluğu sağladıklarında da sana baskı uygulamaz. (Tabi bu genelleme; baskı unsurlarını elinde tutan insanın ahlaki seciyesine kalmış. Ama ben en başta hoşgörüyü kendilerine dinci, dindar, mütedeyyin artık ne şekilde isimlendirmeyi uygun görüyorlarsa onlardan beklerim.)
Dincinin baskısından dindar, mütedeyyin insan zarar ve sıkıntı görür benim en büyük endişem budur. Ülkedeki laik-dinci inatlaşmasında başı çekenler yüz binlerce insanın bu fil tepişmesinin altında kalmasına sebep oluyorlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!

Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.