Kısa dalga yayın

14.02.2009

Tv kanalları gerçekle sanalın ayırdını vermeli

Eski günleri düşünüyorum. Ne kadar eski derseniz; ülkemizde tv dizi filmlerinin ilk yayınladığı kadar eski desem yeterli olur heralde.
Perihan Abla, Bizimkiler, İkinci Bahar, Süper Baba gibi dizi filmlerin gösterildiği günlerde gazete köşelerinde ve ekranlarda bugünkü gibi yorumlar yoktu. "Bu mevsimde denize mi girilir, araba plakası önce şuydu, sonra bu oldu, dizinin yayınlandığı gün haftasonu adam o gün vergi yatırıyor" gibi abuk seyirci yorumları da yoktu. Seyirci kısmısı ekrandakinin bir hayal ürünü, bir hikaye, bir sanallık olduğunun farkındaydı kanımca.
Bu saçma dönüşümün kırılma noktası ne zamana denk geliyor bilmiyorum, iletişimciler heralde bir araştırma yapmışlardır çünkü; son zamanlarda seyircilerin bu ayrımı kaybettikleri konusunda makaleler ve oturumlara denk geldim.
Yurtdışında, bildiğim kadarıyla bu ayrım yayımcılar ve yapımcılar tarafından yapılarak yapımlar ona göre tanıtılıyor. Bizdeki sorunun da yayımcı ve yapımcı tarafından kaynaklandığını düşünüyorum. Ülke gündemiyle gerçek zamanlı (real time) yapımlarla bildik hikayelerin bir arada ekranlarda olması seyirci açısından bu çıkmaza ve hepsinde aynı beklentiye yol açıyor. 
Örneklemek gerekrse aşağı yukarı 80 yıl önce kaleme alınmış bir roman uyarlaması olan Yaprak Dökümü'yle, günümüz güncel olaylarının sanal kişiliklerle ekrana taşındığı Kurtlar Vadisi gibi yapımları bir arada sunarsan elbetteki söz ettiğim ayırdetme sıkıntısı ortaya çıkar. Sadece kurtlar vadisi değil ki, sıradan bir dizide bile güncel olaylara yer veriyorsan, o zaman gündemin gerçekliğiyle yapımdaki diğer gerçeklikleri de örtüştürmek durumunda kalırsın, aksi durumda en başta söz ettiğim abuk eleştiri ve beklentiler gün yüzüne çıkıyor.
Ne sakıncası var diyebilirsin, o zaman da gençlik üzerindeki tv etkisinin araştırma sonuçlarına girmek gerekir ki çeşit çeşit kitaplar raflarda (veya çeşitli araştırmalar internet sitelerinde) okunmak için beklemektedir. Yetişkinler için bir takıntı halinde dönüşse de gençler ve çocuklar üzerinde tahrip gücü yüksek psikososyal sonuçlar doğurmakta.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!

Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.