ATV'deki "Hatırla Sevgili" isimli dizi sayesinde ülke gündemine girip yeniden abide bir şahsiyete dönüştürme girişiminde bulunulan bir isim Deniz Gezmiş.
Zamanında mevcut yasalara göre adam kaçırma, banka soygunu ve anayasayı değiştirme, bozma ortadan kaldırma suçlarına iştirak etmiştir.
Neticede suçludur. Cezası hukukçuların sorunu. Bence idamı haketmişlerdir. Türk töresi onu gerektirir. Mevcut devlet düzenini bozmaya teşebbüs eden ölümü haketmiştir çünkü devlet oyuncak değildir. Geçmişteki devlet geleneğinde devletin bekası için kardeşin katli bile göze alınmıştır.
Eğer başarılı olsalardı mevcut düzeni ortadan kaldırıp kendi işledikleri suçları meşru hale getiren bir düzen kuracakları aşikar yoksa niye devrim yapsınlar değil mi?
Askeri ihtilaller bile aynı durumdadırlar; başarısız olurlarsa ihtilale kalkışanlar suçlu olurlar, başarırsalar kendi düzenlerini kurar meşruiyetlerini ilan ederler.
Şimdi bir suçlu için müze oluşturuluyor, anma toplantıları yapılıyor, portreleri gururla ellerde taşınıyor, evlere sokaklara asılıyor. Yani bir suçlu alenen övülüp yüceltiliyor.
Şimdi aklıma şöyle bir şey geldi: Bölücü örgüt başı için yapılan gösteriler, taşınan portreler, paçavralar suç oluşturuyor da suçu sabit bir suçluya yönelik bu davranışlara neden müsaade ediliyor?
Ondan da ötesi kendisini profesyonel devrimci (bir devrimi dahi becerememiş birinin kendini profesyonel devrimci diye tanımlaması da amma ilginç) olarak tanımlamış, bütünüyle hiçbir şey başaramamış birisi ve birileri devrim şehidi diye ilan ediliyor ve abideleştirilmeye çalışıyor. Nasıl bir anlayış olduğunu çözmekte aciz kalıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!
Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.