
Türkler'in kabul ettiği demeyeceğim çünkü Türkler'in çoğusu kronik hale gelmiş aşağılık kompleklerinden dolayı kendi kültürlerine ait değerleri benimsemektense Yunan mitolojilerine ve benzeri kahramanlık masallarına sarılarak kendilerini mensup oldukları milletten soyutlayıp entellektüel bir mertebeye ulaşacakları zannı içerisindeler. Ne kadar Türk milletine aitse bir o kadar da sahiplenilmeyen değerler deryasında bir damla sadece.
Medya sayesinde hepimizin malumu "Ergenekon Operasyonu" namıyla efsanevi(!) bir çalışma sonucunda daha ne halt olduğu belli olmayan bir terör örgütü ortaya çıkarılmış ve bu operasyonla da büyük darbe almış. Bir milletin ruhuna mâl olmuş değerler bu operasyon ile farklı bir şekle bürünmüş; Ergenekon terör örgütü, kuvay-i milliye de çete halini alıvermiş.
Operasyonda kimin ne olduğu ne haltlar yediği- ne hikmetse ve nasıl başarıldıysa hala daha hayretler içerisindeyim- bir hukuk devletinin mahkemelerine gerek kalmadan hükme bağlanmış.
Gözaltına alınan herkes terörist oluvermiş.
25 yıldır yedikleri her bok, işledikleri cinayetler, katlettikleri öğretmenler, mühendisler, doktorlar, mehmetçikler ve TBMM ve çeşitli ortamlarda söylemleri gözler önünde olmasına rağmen başta İmralı'daki olmak üzere bu köpekler henüz medya ve bazı siyasiler nezdinde terörist mertebesine ulaşmaya nail olamamışlarsa da bir gece gözaltına alınıverilenler bir saat içerisinde bu mertebeye(!) ulaşma şerefine nail olmuşlar.
Ne kadar müthiş bir gelişme değil mi? Değil, değil mi? Çünkü göz altına alınan herkes kitapevi baskınının, Rahip Santoro cinayetinin, Danıştay baskınının, Şemdinli olaylarının, Dink cinayetinin
mesulü, vah beni beni. Ne kadar da cahil cühela bir adamım bunları görmezden geliyorum. Olsun siz hele biraz daha bir bekleyiverin. Devasa operasyonun nasıl bir fiyasko ve başarısız bir komplo olduğunu hep beraber göreceğiz.
AKP'nin iktidara gelmesinin ardından Türk milliyetçiliğine yönelik psikolojik çökertme harekatının ne kadar aşikar olduğunu görmemek -görmek isteyenler için- imkansız. Hem Türk milliyetçiliği de n'ola ki? AB'ye girme yolunda tam gaz mesafe alıyoruz bu çağda millet ne ki? Dünyada sınırlar kalkmış, küreselleşme piyasaları kasıp kavuruyor. Milli sermaye ortada yok. Oluk oluk, emeği sömüren, ülkeye katma değeri olmayan yabancı sermaye akıyor bankalar sayesinde. Devlet küçülsün tabi canım, işine baksın.
Ne o öyle elinde banka manka, KİT MİT? Satalım TEKEL'i, demiryollarını, limanları, karayollarını, köprüleri nasıl olsa gelen paralar hazineye değil dış borcun faizine gidiyor pardon pardon ülkeye döviz geliyor. O kadar özelleştirmeden gelen para nereye gitti acaba?
Ergenekon'un , Kuva-i Milliye'nin ne haltlar karıştırdığını merak edip hesap soran vatandaş! Yukarıda saydıklarımın hesabını AKP'ye sormak hiç geldi mi aklına? Yok canım ne gerek var? Sen annenin, bacının, komşunun başına neyi nasıl örteceğinin kararını vermesini bekle AKP'den. Yada örtmemesini muhalefetin nasıl sağlayacağını, laikliğin bir yere kaçacağını düşünerek feveran et gazete köşelerinde şeriat geliyor diye.
Türkler 21 marta mı çıkmıştık sahi Ergenekon'dan. Evet değil mi yada nereden bileceksin!
Biz Ergenekon'a çakılıp kalmışız sizlerin haberi yok. Bu Ergenekon'dan çıkmak öyle eskisi gibi bilek işi değil artık akıl ve yürek işi. Hele bir yoklayın kendinizi bakalım bu ülkeyi Ergenekon'dan çıkaracak akıl ve yürek var mı siz de?