Ermenilerin aldatma siyaseti devam ediyor
Son zamanlarda İran'da bu ülkenin vatandaşı olan Ermenilere sözde "Dağlık Karabağ Cumhuriyeti"nin vatandaşlığı ve bunu tasdikleyen pasaportlar veriliyor.
APA'nın verdiği bilgiye göre, diğer harici ülke vatandaşı olan Ermenilerin bir kısmına da benzer pasaportların verilmesine dair bilgiler var.Son zamanlarda Ermeni diasporası tarafından Ermenistan ve diğer ülkelerde yaşayan Ermenilerin Dağlık Karabağ'a taşınması istikametinde eylemler gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Diaspora, buna mukabil Dağlık Karabağ'a yerleşecek her bir Ermeni ailesine ve ailede doğacak her bir çocuğa belirli miktarda para ödemeyi vadediyor. Ermeniler, bu şekilde Dağlık Karabağ arazisinde yaşayan Ermenilerin sayısını şişirerek ve sahte hesaplarla uluslararası kuruluşlara göndermekteler.
Yine Adalet Gazetesinden Rüstem HACIYEV'in makalesinden alıntı:
21. asır Türklerin Asrı olacak mı?
Vakit gelecek Sovyet İmparatorluğu yıkılacak halklar Rus zincirinden bağımsız müstakil devleterini kuracaklar.Müslüman ülkelerine karşı yapıyan işgal savaşları ve sömürgeci devletlerin dünyanın ağalığı için yaptığı savaşlar Amerikayı, Rusyayı ve Avrupanın sömürgeci devletlerini zayıflatacak. Her taraftan kuşatılan Müslüman devletleri Türkiye'nin etrafında toplanmaya mecbur kalacak. Türkler savaşsız-silahsız dünyanın kurtarıcı halkına olacak ve 21. asır Türklerin olacak. (Soljenitsin'in Kırım Türkleri Lideri Mustafa CEMİLOVA'ya yazdığı mektuplar, 1980).
...
Bu gün ortadaki durumdan istifade ederek dünyadaki konumunu daha da kuvvetlendirmek maksadıyla Türkiye Cumhuriyeti siyasi gücünü ortaya koymalıdır. Lakin öyle görünüyor ki ABD ve AB'nin tesiri ve baskısı altında sesini çıkaramıyor.Üstelik, bugün Rusya Türkiye'yi batıdan ayırıp Kafkaslarda yeni blok yaratmakla bu bölgede tutmak istiyor. Onun için gerçekte Rusya ve AB tarafından hazırlanmış Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah GÜL'ün satılık basının güle oynaya yazdığı haberlerden Ermenistan ziyareti gerçekleşmek üzere.
Şimdi bir de Hıncal ULUÇ'un bugünkü yazısından bir alıntı:
Tarihin akışını değiştirecek bir olay nerdeyse.. Yumurta kapıda ama ortada hâlâ karar yok!..
Cumhurbaşkanı'nın Ermenistan'a gitmesi güzel olay.. Alkışlarım.. Gitmeli.. İlişkiler gelişmeli.. Onlarca yıldır pompalanan kin, nefret ve intikam duygularının yerini, dostluk, komşuluk, kardeşlik almalı.. Ermenistan sınırı açılmalı..
Bunların hepsini alkışladığım için, bu gelişmelere yol açacak bu ziyareti de alkışlarım..
Ama bu iş öyle pat diye olmaz.. Olsa, Alpaslan Türkeş başarırdı. Hayatının son yıllarında en büyük hedeflerinden biriydi, Türkiye-Ermenistan ilişkilerini en yüksek düzeye getirmek. Ömrü vefa etmedi..
Alpaslan Türkeş!.. Başkası değil..
O bile işin farkına vardıysa, kolları sıvadıysa, fazla lafa gerek var mı?..
Amma velakin, Cumhurbaşkanı Ermenistan'a gidecekse, önce bu gidişin yolunun döşenmesi gerek..
Bu yol Azerbaycan'dan geçiyor.. Bırakın kan bağlarını, bin ekonomik, siyasi sebep var, Azerileri hoş tutmamız için.. Bir defa doğalgaz.. Bizim için çok kritik BaküCeyhan Boru Hattı.. Azerbaycan, dünya siyasetinde en büyük destekçimiz.. Türk devletleri ile ilişkiler kurmaya çalışıyoruz.. " Yahu bunlar Azerileri bile sattı" dedirtirsek, ötekileri kazanabilir miyiz?.
Ermenistan ile olan ilişkilerimizde öncelik elbetteki kendi menfaatlerimiz olmalı fakat yaşananları görünce insan bundan şüphe ediyor. Geleneğimizde "büyüklük göstermek" gibi bir deyim vardır. Yaptığı eşeklikten, cahillikten, saygısızlıktan dolayı haksız olanı, küçük olanı bağışlayıp yaptığı hatadan ders almasını sağlamayı
ifade eder.
Fakat Türkiye her seferinde bu gazla "büyüklük göstermeye" itiliyor fakat karşı tarafın herhangi bir ders aldığı yok. Ermenistan'ın ders alması gerekirken ABD ve AB'nin desteğiyle; "nasıl olsa Türkiye'ye verirler gazı sen büyüksün diye yine taviz verir" şeklinde düşünceyle hareket ettiğinden hiçbir yere varılmıyor, taviz üstüne taviz.
Bu durum artık büyüklük göstermek değil tamamen eşek yerine koyulmaktır.
Hıncal ULUÇ'un dediği gibi duygusal meseleler, kan bağı bir tarafa artık binbir ekonomik ve siyasi sebep var.
Bence artık büyüklük oyunundan vazgeçip AB ve ABD gazıyla hareket etmekten çekinmemiz lazım. Biz büyüklük gösterdikçe Ermenistan'ın ve diasporanın küstahlığı artıyor, toprak ve tazminat talepleri devam ediyor, Dağlık Karabağ'a iyice yerleşiyor. Biz ne yapıyoruz? Azerbaycan'ın baskısı olması şimdiye çoktan sınır kapısı açılmıştı.:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!
Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.