Kısa dalga yayın

6.01.2013

kamu çalışanının başbakanı rüyasında görmesi

gece yarısı uyumadan önce mantı yemenin bir tesiri olabileceği gibi bu soğuklarda duvara dönük kıçınızın açıkta kalmış olması anlamına da gelebilir.

neye yorulursa yorulsun anlatmak isterim:

başbakan valiliği ziyarete gelmiş, ben de mihmandarlık yapıyorum. kapıda misafirleri uğurluyoruz. makam aracı sırayla misafirleri götürüp dönüyor ama bir türlü başbakanı götürmüyor. en son misafir gittikten sonra valilik kapısında; solda ben, yanımda başbakan onun sağında da eşi duruyor.
başbakan bana dönüyor ben ona, bir süre birbirimize bakıyoruz, bir daha bir daha. onun bana söyleyecekleri var, yüz ifadesinden belli benim de var ama benim daha çok. 

tereddüt ediyorum; ulan şimdi adamı eleştirsem, iyi günü mü kötü günü mü? alttan alır mı sürgün mü eder, daha çocuk yaşını almadı, ortalık kar kış, kıyamet. eleştiren muhalefet eden, yazarın askerin sonu belli, silivri.

haydi ya bismillah, diyorum içimden. biraz ıkınıyorum sıkılıyorum ve sonunda:
-nasılsınız, sayın başbakanım, diyebiliyorum sadece öncesinde dile dökülecek cümlelerin boğazını sıkarak. o da :
-hamdolsun! yenge hanım, çocuk nasıllar? diye soruveriyor sıkılgan bir şekilde ve bizim çocuğun ağlamasına uyanıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!

Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.