Kısa dalga yayın

23.07.2011

İş Hayatımın En Zor Anı

Şimdi sıçtım işte!!!
İş hayatım da dahil hayatımda ki en büyük azarı dün işittim üstüne üstlük bir de odadan kovuldum.
Suçum mu? Suç değildi elbette yaptığım; sadece, yapmakta olduğum mutemetlik, ödeme evraklarının hazırlanması ve takibi, bilgi işlem desteği, bilgisayar ve ağ sorunlarına müdahale etmek dışında sahipsiz bir çok işin yanında bir de hali hazırda bakanlık tarafından bir müdürün görevlendirildiği uzmanlık işinin - ki fiilen de zaten o işi ben yapmaktayım - resmen üzerime yıkılmasına karşı itiraz etmemdi.
Neden itiraz ettim? Çünkü benle aynı unvanda çalışan 20 kişi sadece kendi işlerini yapıyorlar ve verilen her işten, "bilmiyorum, yapamam" diyerek yırtabiliyorlar bu işi yapabilecek kapasitede ve yetenekte olmalarına rağmen. Bununla birlikte bir de bu işi yapacak kişinin sahip olması gereken sertifikaya sahip olmalarına rağmen sesi soluğu çıkmayanlar var.
Benim hatam, işe girdiğim esnada verilen işleri (resmen görevim olmamasına rağmen) itiraz etmeden yapmış olmamdan kaynaklanıyor. Genelde kamuda bu işler böyle oluyor; bir işe, "bilmiyorum, yapamam" diyemiyorsanız bu durumunuz ortaya çıkacak ek işlerde sizin bunu yapabilecek tek kişi olacağınız beklentisini yaratıyor.
Ama bu sefer böyle olmadı, doğrudan reddetmemiş olsam da yapmaya gönüllü olmadığımı imâ etmem bizim ihtiyarda (63 yaşındadır kendisi) öfkeye, sitem ve azarlar eşliğinde odadan kovulmama neden oldu. Bir yandan da iyi oldu. Neden? Çünkü; beni dinlemeden odasından kovan patron benden sonra müdürümden itirazımın gerekçelerini dinleyince diğer çalışanlara özellikle o görev için gerekli vasfı taşıyan çalışanlara yöneldi ve sanırsam bu işin başıma patlamasından kurtulmuş oldum.
Sonrasında beni çağırıp da bulamayınca (bulamaz tabi çünkü yine vazifem olmayan bir işi, bir donanım sorununu çözme işini görevim olmamasına rağmen yapmaya gitmiştim) müdürüme "kendisine küsmemem gerektiğini, öfke ile öyle davrandığını" bana söylemesini istemiş.

Günün sonunda karşılıklı gülümselemeler eşliğinde iyi akşamlar dileyerek mesaiyi sonlandırdık. İtirazım şiddetli bir tepki görmüştü ama görünen o ki amacına da ulaşmıştı. İşin vardığı nokta bir kaç saatlik moral çöküntüsünü telafi etti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!

Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.