Kısa dalga yayın

4.12.2010

İnsanın Kendi Modası

Bu moda ne garip bir şey.
Ortaokul sonu ve lise çağlarımı; mecburiyetten babamın ve amcalarımın gençlik dönemlerinden kalma eski giysilerini giyerek geçirdim. Benim bunları giymem maalesef ki yokluktandı. Eskileri giymenin hafiften burukluğu olsa da giydiklerimin yakıştığı düşüncesi daha ağır basardı ki gerçekten de yakışırlardı. Babamın ve amcalarımın bana kalan küçülmüş eskileri oldukça janti ve yeni dururlardı, çünkü sağ olsunlar, hem işlerinden dolayı hem de titizliklerinden dolayı giyimlerine hep itina göstermişlerdir. Babam, evlilik nedeniyle ağabey baskısından foto muhabirlikten memurluğa geçmiş, amcam da memurluk yapmasına rağmen ressamlığını devam ettirmiş sonrasında  güzel sanatlara uzman olarak geçmiş ve vefat edene kadar bu görevi yapmıştı.

Neyse...
İşte o zamanlarda giydiğim dar kalıp, yakaları düğmeli veya iğneli gömlekler (klasik okul renklerinde yani toz mavi veya beyaz olmasa da), italyan kesim çift düğmeli ceketler ama özellikle dar kravatlar,  hep arkadaşlarım arasında dalga dubara konusu olmuştur. Giydiklerimin hissettirdiği  farklılık ve şıklık bu gırgır dalgasını başımdan savmamda hep yardımcı olmuştur.
O kadar zaman normal kravatları taktıktan sonra son senelerde dar kravatları takmaya başlayalı beri normal kravatları taktığımda sanki boynumda bir tabela asılıymış gibi hissediyorum. Ne yapayım şimdi, bir dünya kravatı ne edeyim? Atsan atılmaz, satsan satılmaz, kıyamam da şimdi, ta üniversite yıllarımdan beri bir dünya para verdim de yaptım onlarca kravatlık koleksiyonu.
Aman neyse, biraz genişleyip göbek yapınca onlar da şimdiki gibi hissettirmezler herhalde.
- Hanıııım dokunma şimdilik kravatlarıma....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türkçe kullan ey millet, dilinden utanma olma illet!

Türkçe yazım kuralarına riayet etmeniz, yazdıklarınızın daha anlaşılır olmasını sağlar.
Türkçe her yerde Türkçe'dir, kağıt üzerinde de internet sitelerinde de.
Türkçe yazım kurallarına bir göz atsam iyi olur diyorsanız bu bağlantıyı tıklayınız.